Markete gittiğinizde her ürünün bir fiyatı olduğunu bilirsiniz ve ne alıp, karşılığında ne vereceğinizi çok fazla düşünmek zorunda kalmazsınız. Fakat söz konusu olan bir ürün değil, bir girişim olduğunda işler o kadar kolay değil.
Bir yatırımcının karşısına çıktığınızda aklınızda girişiminiz için bir değerleme olması lazım. Fakat yatırımcının gözündeki değerleme aynı olmayabilir. Çünkü bir girişimin değerini belirlenirken sadece firmanın sahip olduğu ürün, makine veya diğer teçhizatları hesaba katmak yeterli ve doğru olmaz. Bir girişimin piyasa değerini her şeyden önce; girişimin marka değeri, pazardaki imajı, kısa ve uzun vadedeki büyüme eğilimi gibi soyut ayrıntılar belirler. Bunların soyut olması da girişimci ve yatırımcı arasında değerleneme konusunda farklı görüş ayrılıklarına neden olabilir.
Şimdi gelin bir girişimin değerini belirlemede dikkate alınması gereken ayrıntılara göz atalım…
Defter değer
Bilindiği gibi şirket değerlemesi yapılırken kullanılan pek çok yöntem var. Bunların ilki bilançoda yer alan ve maddi değeri olan; envanter, ürün, taşınmaz mallar, makineler gibi fiziksel değerlendirme. Defter değeri olarak da bilinen bu yöntem özellikle dijital girişimler için gereksiz gibi görünse de bir işletmenin yatırım almadan veya şirketi satmadan önce defter değerinin hesaplanması da önem taşıyor.
Marka değeri
Günümüzde şirketlerin değerini bahsettiğimiz fiziksel değerlerin dışında marka değeri belirliyor. Bu nedenle geçmişi çok eski olmasa da sektördeki bilinirliği, imajı, itibarı ve taşıdığı potansiyel nedeniyle satışlarında inanılmaz rakamların konuşulduğu girişimler görüyoruz.
Bu anlamda küresel çaptaki birçok girişim değerlemesinde marka değerinin firma değerinin yüzde 70’ine varan rakamlara ulaştığını biliyoruz. Dijital girişimlerde bu rakamın daha da arttığı örneklerden bahsetmek mümkün.
Kısacası girişimlerin gerçek değerinin belirlenmesi, ancak marka değerinin doğru tespit edilmesiyle mümkün olabilir.
Ciro, nakit akışı ve gerçekleşmesi beklenen satışlar
Girişimin değerlemesi sırasında yıllık cironun, nakit akışının ve kısa ya da uzun vadede gerçekleşmesi beklenen satışların da hesaplanması gerekiyor. Bu anlamda müşterilerle yapılmış sözleşmeler ya da abonelik gibi satış sonrasında kar sağlayacak her türlü ayrıntının düşünülmesi şart.
Fikri mülkiyet
Marka adına alınmış patent hatta marka ismi dahi fikri mülkiyet kapsamında girişimin değerlemesinde önemli rol oynuyor. Özellikle bazı stratejik ürün ya da isim patentleri girişimin değerini milyonlarca lira artırabiliyor. Her ne kadar özellikle yazılım alanında patent konularında çok ideal bir dünyada yaşıyor olmasak da, bu alandaki elde edilmiş her türlü marka tescili, patent veya faydalı model şirket değerine olumlu katkıda bulunacaktır.
Tüm varlıkların değeri
Son noktada girişimin tam olarak değerini belirlerken, tüm bu varlıkların sıfırdan var edilmesi için harcanması gereken miktarı, harcanan emek ve zamanı da düşünerek bir değer belirlemek gerekiyor.
Görüldüğü gibi bir girişimin bedelini belirlemek yatırımcının şirket hissesine ne kadar ödemesi gerektiğini gösteren basit bir rakamdan çok daha fazlasını ifade ediyor. Siz de bir girişimci olarak olası bir yatırım ya da çıkışta tüm bu ayrıntıları göz önünde bulundurarak doğru bir değerleme yapabilirsiniz.